delightful
New member
Yunanistan’daki manastırda Osmanlı’nın birinci periyotlarına ışık tutan evraklar bulunduYunanistan’ın Aynoroz Yarımadası’nda bulunan ve İstanbul Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi’ne bağlı olan epeyce sayıda manastırdan biri olan Pantokrator’da geçmişe ışık tutacak çalışmalar gerçekleştiriliyor.
Osmanlı devrine ilişkin binlerce el yazması
883’ten beri özerk bir idareye sahip olan, yaklaşık 20 manastırın yer aldığı, bayanların girmesinin yasak olduğu Aynoroz Yarımadası’ndaki bir manastırda çalışma yapan araştırmacılar, Osmanlı devrine ilişkin binlerce el yazmasından oluşan bir arşivi inceliyor.
Yarımadadaki kütüphanelerde Yunanca, Rusça ve Rumence dahil olmak üzere birfazlaca lisanda yüzlerce yıllık dokümanlar bulunuyor. Birden fazla araştırılmış olan bu evrakların, Osmanlıca olanlarının ise bugüne dek epey fazla çalışılmamış olduğu görülüyor.
14’üncü yüzyıla dayanan belgeler
Uzmanlar, bu dokümanlar olmaksızın Osmanlı periyodundaki Aynoroz Yarımadası’nın iktisat ve toplumunu anlamanın mümkün olmadığını belirtiyor. Tarihi 14’üncü yüzyıla dayanan evraklar, Osmanlı devrine ilişkin en eski evraklar içinde bulunuyor.
Belgeler, Osmanlıya dair “yağmacı” anlayışının tam aksini gösteriyor
Aralarında padişah fermanları, tapular ve mahkeme kararlarının da olduğu dokümanlar, Yunanistan’daki Osmanlıya dair “yağmacı” anlayışın tersine, Osmanlı idaresinin buradaki toplumu kanatları altına alıp özerkliğini koruma ederek dış müdahalelerden koruduğunu ortaya koyuyor.
AA’nın haberine göre evraklar üzerinde araştırma yapan uzmanlar, Aynoroz’a en yakın kent olan Selanik’i fetheden 2. Murat’ın birinci hareketlerinden birinin, 1430’da Aynoroz toplumunu muhafazaya yönelik yasal bir evrak çıkarmak olduğunu tabir ediyor.
Osmanlı din dayatması yapmadı
Uzmanlar, Osmanlının bu toprakları fethettikten daha sonra neredeyse 2 asır İslam’ı empoze etmeye çalışmadığına dikkati çekerek, dokümanların, insan hakları, hürmet, demokrasi çerçevesinde bir arada yaşama prensiplerine ışık tuttuğunu belirtiyor.
Osmanlı devrine ilişkin binlerce el yazması
883’ten beri özerk bir idareye sahip olan, yaklaşık 20 manastırın yer aldığı, bayanların girmesinin yasak olduğu Aynoroz Yarımadası’ndaki bir manastırda çalışma yapan araştırmacılar, Osmanlı devrine ilişkin binlerce el yazmasından oluşan bir arşivi inceliyor.
Yarımadadaki kütüphanelerde Yunanca, Rusça ve Rumence dahil olmak üzere birfazlaca lisanda yüzlerce yıllık dokümanlar bulunuyor. Birden fazla araştırılmış olan bu evrakların, Osmanlıca olanlarının ise bugüne dek epey fazla çalışılmamış olduğu görülüyor.
14’üncü yüzyıla dayanan belgeler
Uzmanlar, bu dokümanlar olmaksızın Osmanlı periyodundaki Aynoroz Yarımadası’nın iktisat ve toplumunu anlamanın mümkün olmadığını belirtiyor. Tarihi 14’üncü yüzyıla dayanan evraklar, Osmanlı devrine ilişkin en eski evraklar içinde bulunuyor.
Belgeler, Osmanlıya dair “yağmacı” anlayışının tam aksini gösteriyor
Aralarında padişah fermanları, tapular ve mahkeme kararlarının da olduğu dokümanlar, Yunanistan’daki Osmanlıya dair “yağmacı” anlayışın tersine, Osmanlı idaresinin buradaki toplumu kanatları altına alıp özerkliğini koruma ederek dış müdahalelerden koruduğunu ortaya koyuyor.
AA’nın haberine göre evraklar üzerinde araştırma yapan uzmanlar, Aynoroz’a en yakın kent olan Selanik’i fetheden 2. Murat’ın birinci hareketlerinden birinin, 1430’da Aynoroz toplumunu muhafazaya yönelik yasal bir evrak çıkarmak olduğunu tabir ediyor.
Osmanlı din dayatması yapmadı
Uzmanlar, Osmanlının bu toprakları fethettikten daha sonra neredeyse 2 asır İslam’ı empoze etmeye çalışmadığına dikkati çekerek, dokümanların, insan hakları, hürmet, demokrasi çerçevesinde bir arada yaşama prensiplerine ışık tuttuğunu belirtiyor.