2 bin yıllık ‘Hermes’ ve ‘Herme’ heykelcikleri birinci sefer stanttaİzmir Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü’nce hayata geçirilen ’12 Ay 12 Sergi’ projesi ile müze envanterine kayıtlı olup, daha evvel standa çıkarılmamış eserler, ziyaretçilerle buluşturuluyor. Bu ayki stantta; ‘Zeus’ ile ‘Maia’nın oğlu, ‘tanrıların en kurnazı ve hızlısı’ olarak bilinen, Roma periyodundan ‘Hermes’e ilişkin gümüş heykelcik ile kent hudutlarını müdafaası için konulan ‘Herme’ isimli 2 bronz heykelcik ve 1 mermer heykel başı yer alıyor. Gümüş materyalden yapılan, 8 santimetre büyüklüğündeki ‘Hermes’in tasvir edildiği heykelcikte, kanatlı başlığa sahip figürün saçı ve yüz sınırları bariz biçimde görülebiliyor. Başı yavaşça sağa dönük, sol kolla omzunda obje tutan ‘Hermes’in beden sınırları da besbelli görülüyor.
Belirgin özellikler dikkat çekiyor
‘Herme’ isimli heykelcik ise 5,4 santimetre uzunluğunda ve bronz gereçten yapılırken, figürün saçları, gözü, burnu ve ağız kısmının ise sıradan ayrıntılarla gösterildiği görülüyor. ‘Herme’ isimli bronz materyalden yapılmış öbür heykelcik ise 6,1 santimetre uzunluğu, ince dikdörtgen düstur üzerinde üst gerçek genişleyen gövdesi ve omuz kısmında iki çıkıntısıyla göze çarpıyor. Uzun latifeli çizgi taramalarla belirginleştirilmiş olan heykelcikte figürün yüz çizgileri da görülebiliyor. Son figür ise mermer materyalden heykel başı olarak dikkat çekiyor. 35 santimetre uzunluğunda, burun kısmı kırık olan yapıtta figürün yüz bilgilerinın belirginliği göze çarpıyor.
İzmir Arkeoloji Müzesi Uzmanı Elvan Tural Tercan, “Sergimizde ilah ‘Hermes ile ‘Herme’ler yer alıyor. İlah ‘Hermes’, ‘tanrıların en kurnazı en hızlısı’. ‘Tanrıların habercisi’ olarak geçer. Başında kanatlı şapka, ayağında kanatlı ayakkabı ve asası ile liriyle tasvir edilir. Tüm kıssayı ileten, suratından kimsenin dahi goremediği bir ilahtır. ‘Hermes’e ilişkin gümüş bir figür var. Bunun haricinde ‘Herme’ler var. İsmini ilah ‘Hermes’e ithafen verilmiş. Hudutları korumak için kullanılır. İlah ‘Hermes’, ‘tüccarların koruyucusu ve yol göstereni’dir hatta ölülere de yol gösterir. Herkese yol gösteren bir ilah olduğu için her insanın prestij ettiği bir ilah. Ona ithafen ‘Herme’ler yapılmış. Bu eser kümesi 2000’li yılların başından beri müzemize kazandırıldı. Birinci sefer ziyaretçilere sunuluyor. Ziyaretçiler, merakla gelip birinci defa sunulan yapıtları inceliyor” dedi.
Belirgin özellikler dikkat çekiyor
‘Herme’ isimli heykelcik ise 5,4 santimetre uzunluğunda ve bronz gereçten yapılırken, figürün saçları, gözü, burnu ve ağız kısmının ise sıradan ayrıntılarla gösterildiği görülüyor. ‘Herme’ isimli bronz materyalden yapılmış öbür heykelcik ise 6,1 santimetre uzunluğu, ince dikdörtgen düstur üzerinde üst gerçek genişleyen gövdesi ve omuz kısmında iki çıkıntısıyla göze çarpıyor. Uzun latifeli çizgi taramalarla belirginleştirilmiş olan heykelcikte figürün yüz çizgileri da görülebiliyor. Son figür ise mermer materyalden heykel başı olarak dikkat çekiyor. 35 santimetre uzunluğunda, burun kısmı kırık olan yapıtta figürün yüz bilgilerinın belirginliği göze çarpıyor.
İzmir Arkeoloji Müzesi Uzmanı Elvan Tural Tercan, “Sergimizde ilah ‘Hermes ile ‘Herme’ler yer alıyor. İlah ‘Hermes’, ‘tanrıların en kurnazı en hızlısı’. ‘Tanrıların habercisi’ olarak geçer. Başında kanatlı şapka, ayağında kanatlı ayakkabı ve asası ile liriyle tasvir edilir. Tüm kıssayı ileten, suratından kimsenin dahi goremediği bir ilahtır. ‘Hermes’e ilişkin gümüş bir figür var. Bunun haricinde ‘Herme’ler var. İsmini ilah ‘Hermes’e ithafen verilmiş. Hudutları korumak için kullanılır. İlah ‘Hermes’, ‘tüccarların koruyucusu ve yol göstereni’dir hatta ölülere de yol gösterir. Herkese yol gösteren bir ilah olduğu için her insanın prestij ettiği bir ilah. Ona ithafen ‘Herme’ler yapılmış. Bu eser kümesi 2000’li yılların başından beri müzemize kazandırıldı. Birinci sefer ziyaretçilere sunuluyor. Ziyaretçiler, merakla gelip birinci defa sunulan yapıtları inceliyor” dedi.